RSS

Yolcu...

Esselamü aleyküm..

Vakt-i Şerif, Cuma mü'minler için hayrolsun, Rabbim dua ve ibadetlerinizi kabul eylesin.. Bugünler değerlendirmesini bilen Mü'minler için bayram gibidir, sevdiklerinizi/sevmediklerinizi arayın ve cumalaşın, hayır dualarını alın... İbadetlerinize , dedikodu yapmamaya, kalp kırmamaya özen gösterin :)

Ramazan-ı Şerif'in de bugün 10. gününe iştirak etmiş bulunmaktayız, sıcaklar dolayısıyla zorlansakta, Ramazan'ın kısmet, bereket ve rahmeti hepimizi kuşatmış durumda.. İbadetlerimize aksatmadan devam ediyoruz, çünkü yüce Allah ibadetin devamlı olanını sever :) Azda olsa Kuran-ı Kerim'i ihmal etmeden hergün okuyalım, teravihlerimizi ve vakit namazlarımızı kaçırmayalım... Bugünlerin sevabını bol bol toplayalım, ki birdahaki Ramazan'a yetişemeden göçersek bu dünyadan azığımız bol olsun...

2 yıldır aralıksız çalışıyorum, aynı zamanda da okuluma devam ediyordum bildiğiniz gibi. Ramazan sonu son sınavlarımı vericem inşâAllah... 

Pazartesi itibariyle izne ayrılıyorum, bayram dönüşüne kadar net kullanmamayı düşünüyorum. İbadet, ders, ve kitaplarıma zaman ayırmak istiyorum... Bunlar bana iyi gelecek... 

Yıprandığım, yorulduğum, kırıldığım, şeyleri ailemin yanında tamire çalışacağım... Umarım döndüğümde sizi de, kendimi de daha güzel bulurum.. :) 

Ramazan'ın sizler için güzel geçmesini, hakkınızda şefaatçi olmasını, edep-haya ve güzellikler katmasını diliyorum...

Şimdiden hepinize Hayırlı Bayramlar... Dualarınızı beklerim...

Özleyeceğim...

Ramazan-ı Şerif Hoşgeldin... :)

Esselamü aleyküm.. Herkesin Ramazan-ı Şerif'i mübarek olsun, Rabbim bu mübarek günlerin kıymetini idrak eden/hayatına geçiren ve başkalarının yapmasına vesile olanlardan eylesin... 

Bu yıl biraz daha sıcaklara denk geldi Ramazan ayı, ama bu inananları yıldırmaz, tutulan orucun zorluğuyla birlikte sevabı da artacağı için ancak mü'minleri mutlu eder :)

Bu mübarek ayda hepimizin üzerine düşen görevler var, Oruç tutmak, Kuran-ı Kerim'in indiği ay münasebetiyle daha da hürmet göstererek sık sık Kuran okumak, Namazlarımızı Tadil-i Erkan'a riayet ederek kılmaya çalışmak, Hayır ve hasenatlar yapmak, İftarda misafir ağırlamak :)) ....vs...


Bu ibadetler bizleri Hak katında yükselteceği gibi yaptığımızda kalplerimizi de büyük huzur kaplayacaktır. Ancak yapılan ibadetlerin uluorta anlatılması, ben şu kadar hayır yaptım, şu kadar Kuran okudum...vs... Bunlara hiç gerek yok, zira bunlar Mü'min ahlakı değildir... Bizim dinimizde yapılan hayır ve ibadetleri sadece Allah'ın bilmesi makbuldür... Kullar arasında böbürlenme vesilesi olmamalıdır, Ki ibadetlerin sevabı azalmasın...  Herkesin gücü yetmeyebilir sizin yaptığınız şeylere... Oruç meselesi de aynı şekilde, birsürü hasta,rahatsız, oruç tutmaya gücü yetmeyecek olan insan var, bu yüzden kimseye sen niye tutmuyorsun, bak ben hiç kaçırmıyorum, sen nasıl müslümansın...vs. Bunlar da Mü'min sıfatı değildir... Yapılan ibadetler Allahla kul arasındadır, yapılan da yapıl(a)mayan da...

Bir diğer mesele de, bol bol iftara misafir almalıyız, aynı şekilde davete icabet etmeliyiz. Misafirlere güleryüzle muamele etmeli, hayır duaları almalıyız.. İftarda yemek sofraları gücün yettiği surette olmalıdır, bütçemizi zorlamadan... Zira Peygamber efendimiz'in nelerle oruç tutup, iftar yaptığını bilmeyenimiz yok...

Peygamberimiz Ramazan ayının özelliklerini anlatırken iftar vermeyi de teşvik ediyor:Bu ayda her kim oruçlu bir mü’mine iftar edecek bir şey verirse, yaptığı bu iş günahlarının bağışlanmasına ve Cehennemden kurtulmasına sebep olur. Oruçlunun sevabından da hiçbir şey eksilmeden onun kadar sevaba kavuşur.” 

Sahabiler sordular:Ey Allah’ın Resulü, hepimiz oruçluya iftar edecek bir şey bulup verecek durumda değiliz.
Peygamberimiz de,“Allah bu sevabı bir tek hurma ile, bir içim su ile, bir yudum süt ile oruçlu mü’mine iftar ettirene de verir” buyurdular. Bu şekilde israfa girmeden de pekala, iftar verebiliriz. İnsanın imkânı ne kadarını kaldırabiliyorsa, ona göre bir hazırlık yapması en güzelidir.

Ramazan ayı, içinde insanlara doğru yolu gösteren, doğru ile yanlışı birbirinden ayırıp açıklayan, bir rehber olmak üzere Kuranın indirildiği aydır. Sizden kim o aya erişirse oruç tutsun. Hasta olan veya seferde bulunan, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutsun. Allah, sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Sayıyı tamamlamanızı ve size doğru yolu gösterdiğinden dolayı Allahı tekbir etmenizi ister. Umulur ki şükredersiniz.”(Bakara:185)


Cabir bin Abdullah anlatıyor. Peygamber Efendimiz şöyle buyurdu: 
Ümmetime Ramazan ayında beş şey ihsan edildi. Bunlar daha önceki peygamberlerin ümmetine verilmemişti. 
Birincisi: "Ramazan ayının ilk gecesi olunca Cenab-ı Hak onlara rahmetiyle bakar. Allah kime rahmetiyle bakarsa, onu hiçbir zaman azaba çarptırmaz.“
İkincisi: "Oruç tutanların ağızlarının kokusu Allah katında misk kokusundan daha hoştur."
Üçüncüsü: "Gece ve gündüz melekler oruç tutanların bağışlanması için Allah’a yalvarırlar.“
Dördüncüsü: "Allah o gün Cennetine emir verir ve şöyle buyurur: ‘Ey Cennet, kullarım için hazırlan, süslen. Dünya sıkıntılarından kurtulup benim huzuruma ve ikramıma gelip istirahat etmeleri yaklaştı.
Beşincisi: "Ramazan’ın son gecesi gelince de, Allah oruç tutan kullarının hepsini affeder.” 
Sahabilerden bir zat sordu:"Ya Resulallah, bu gece Kadir Gecesi midir?’ Peygamber Sallallâhü Aleyhi Vesellem “Hayır” dedi, “Bilmez misiniz, işçiler gün boyu çalışıp da işlerini bitirdikleri zaman ücretlerini almıyorlar mı?

  Üç kişinin duası geri çevrilmez: Adaletle hükmeden hakimin, iftar edinceye kadar oruçlunun ve mazlumun. "

(Hadis-i Şerif)

Allah kabul etsin...


Kur'an-ı Kerim Ehemmiyeti #2

Esselamü aleyküm,

Daha önce şurada bahsetmiştik Kur'an Kerim ve faziletlerinden... Ben birkaç ek bilgi öğrendim. Unutmamak ve sizlerinde faydalanması açısından burada da paylaşmak istedim..

Peygamberimiz insanları inanç bakımından Kur'ân okuyan ve okumayan olarak iki meyveye ve iki bitkiye benzetiyor Hadis-i şerifi kendisi de bir Kur'ân ehli olan Ebû Mûsa el-Eş'arî naklediyor. Resulullah (a.s.m.) şöyle buyurmuştur:
"Kur'ân okuyan mü'min, kokusu hoş ve tadı güzel portakal gibidir. "Kur'ân okumayan mü'min de, tadı güzel kokusu olmayan hurma gibidir. "Kur'ân okuyan münafık, kokusu güzel ve tadı acı olan reyhan bitkisi gibidir. "Kur'ân okumayan münafık ise, kokusu olmayan ve tadı acı Ebû Cehil karpuzu gibidir."

Bu Hadis-i Şerif  beni çok etkiledi. Biz neyiz peki? Kendimizi hangi Meyveye veya bitkiye benzettik?... "Ebu Cehil Karpuzu" diye anılan bitki zehirli olup 2 gramdan fazla yendiğinde insanı öldürebilir. İlaç yapımında da kullanılmakta. Portakal ve hurma ağaçta yetişir. Dolayısıyla yükseklerdedir. Müslüman, Kur’an okusa da okumasa da Allah katında değerlidir. Ancak Kur’an okursa portakal gibi daha güzel olur.

Kur’an okuyunuz. Çünkü Kur’an, kıyamet gününde kendisini okuyanlara şefaatçi olarak gelecektir.” (Müslim, Müsâfirîn 252.)
 
Mahşer meydanında yapayalnız kalmak istemiyorsak, cehennemin yakıcı ateşi ile değil cennetin aşk ateşi ile yanmak istiyorsak Kur’an okuyalım!Kur'an-ı Kerim'i okuyarak hakkımızda şikayetçi değil şefaatçi olmasını dileyelim..

Sizin en hayırlılarınız, Kur’an’ı öğrenen ve öğretenlerinizdir.” (Buhârî)

Sevgili peygamberimizin müjdesine kavuşalım:İnsanların en hayırlısı olmak.  

Biz Kur’an’dan, mü’minlere şifa ve rahmet olan şeyler indiriyoruz. Ama Kur’an, zalimlere ziyan artırmaktan başka bir katkıda bulunmaz” (İsrâ sûresi, 82) 

Bir cemaat Allah’ın evlerinden bir evde toplanır, Allah’ın kitabını okur ve aralarında müzakere ederlerse, üzerlerine sekînet iner, onları rahmet kaplar ve melekler etraflarını kuşatır. Allah Teâlâ da o kimseleri kendi nezdinde bulunanların arasında anar.” (Riyâzü’s- Sâlihin, Hadis no:1003)

"Onu okuyunuz, çünkü Allah onun her harfine on ecir(sevap) verir. Dikkat edin! Elif lâm mîm bir harftir demiyorum. Fakat elif tek başına bir harf, mim tek başına bir harf ve lâm tek başına bir harftir." (et-Tergîb ve't-Terhîb.c. 3 s.276) 

Okuduğumuz ders kitapları, romanlar, şiirler vs.. Dünya hayatımızda bizi mutlu eder, ama ekstradan bi getirisi yoktur, ukba hayatımızda ise getirisi sıfırdır malesef... Ama Kur'an'da şifa, rahmet, bereket, merhamet, şefaat, kat kat sevap vardır...

"Kur’an okunduğu zaman ona kulak verip dinleyin ve susun ki size merhamet edilsin."(A'râf : 204)

 Son olarak en beğendiğim şey ise Kur'an-ı Kerim okuyan kimsenin etrafında dolaşan seferi melekleri. Bu melekler o kimseyi korur ve muhafaza eder. Ben bazı ruhani varlıklardan çok korkan biri olarak bunu çok sevdim :) Allah'ın melekleri tarafından himaye edildiğini bilmek güzel olmaz mı?